KONU
Geçmişten günümüze büyük bir değere sahip olan Filistin bölgesi, pek çok milletlere ev sahipliği yapmış olan bir bölgedir. Bunun en önemli sebeplerinden biri, hiç şüphesiz üç din açısından da kutsal olarak sayılmasıdır. Hz. Ömer döneminde ve Ebû Ubeyde b. Cerrah komutasındaki İslam birliklerinin bölgeyi fethetmesiyle İslam bölgesi haline gelen Filistin, uzun yıllar boyunca müslüman toprağı olarak kalmıştır. 1099 yılında başlayan Haçlı Seferleri’nin bir sonucu olarak bölgenin Hristiyanların eline geçmesi, Müslümanlar açısından da şüphesiz hayal kırıklığıyla sonuçlanmıştır. 1187 tarihinde Selahaddin Eyyûbî tarafından tekrar Müslümanların eline geçen Filistin bölgesi sırasıyla Memlukler ve Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine girmiştir. Özellikle Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’ndan sonra ve devamında bölgede önemli siyasi değişimler ve karışıklıklar oluşmuştur. Bu karışıklıkların temel sebeplerinin gün yüzüne çıkarılması, Filistin bölgesi ve orada yaşananların anlaşılması adına, sempozyumun ana konularından birini oluşturmaktadır.
Filistin meselesini dinler tarihi açısından ele almak da mümkündür. Öyle ki yapılan insanlık suçunun Yahudiler açısından Arzı Mev’ud (vaat edilen topraklar) anlayışıyla yapıldığını, ancak bu anlayışın soykırım neticesine ulaştığını görmekteyiz. Hristiyanlar açısından meseleyi değerlendirdiğimizde Hz. İsa’nın bu bölgede doğmasından kaynaklı bir kutsiyetin atfedildiğini görmekteyiz.
Genel olarak değerlendirdiğimizde Filistin bölgesi meselesi, devletler arası bir meseleden çok dinler arası mesele gibi görülmektedir.
Filistin bölgesinin tarihi, dini, siyasi ve sosyo-kültürel yapısının önemine binaen pek çok meselenin odağında yer aldığını görmekteyiz. Sempozyumun konusu Filistin bölgesinin tarihsel serüveni, siyasi durumu, din, dil, coğrafya, sanat, iktisat, eğitim ve hukuk gibi alanlarda farklı perspektiflerle ele alıp araştırmaktır.
Sempozyumun amacı Filistin Bölgesi’nin sakini, kutsal mekanları barındırması sebebiyle dinî açıdan aidiyet duyan, bölgeyle tarihsel ve sosyo-kültürel bağları bulunan insanları kapsayan çalışmalar yapmaktır. Günümüze kadar yapılan çalışmalarda daha çok Kudüs merkezli bir yaklaşımın hakim olduğunu görmekteyiz. Bu sebeple meselenin sadece Kudüs değil, Filistin meselesi olması gerektiğinin ve bugüne kadar yapılan savaşların da bölgede dinî üstünlük kurma çabasının olduğu kanaatindeyiz. Filistin’e dair bugüne kadar yapılan çalışmaları referans alarak yakın tarihimizde ve günümüzdeki sosyal ve siyasi değişimleri yansıtmak amaçlanmaktadır. Bu amaçlar disiplinler arası yapılacak olan araştırmalar bölgedeki değişim sürecini ve siyasi karışıklıkların durumunu tarihsel, siyasi, dini ve sosyo-kültürel bağlamda ele alacaktır.
Filistin’de yapılan soykırımının, yeni dünya düzeni inşasında bir mihenk taşı olacağı aşikardır. Buradan yola çıkarak İslam dünyasının geleceğinde Filistin’in yeri ve rolünü kavrayacak, bölgenin tarihsel açıdan vazgeçilmez bir parçası olan Filistin’in akademik bir gözle değerlendirilmesi fırsatı ortaya çıkacaktır.
KAPSAM
Sempozyumun kapsamı tarihten bugüne Filistin Bölgesi’nde meydana gelmiş olan tarihi, siyasi, dinî ve sosyo-kültürel yapıyı içermektedir.
HEDEFLERİMİZ
-Filistin meselesinin insanlık soykırımı derecesine geldiği şu günlerde Filistin'i akademik açıdan ele almak,
-Filistin tarihini ve sosyo-kültürel ortamı konusunda yapılmış çalışmaları gün yüzüne çıkarmak,
-Filistin bölgesinin değişimine dair disiplinler arası çalışmalar ortaya koymak,
-Filistin özelinde müslüman kimliğini oluşturmak adına orta ve uzun vadeli vizyon belirlemeye katkı sunmak,
-Filistin sorunu özelinde nitelikli insan yetiştirmenin önemine vurgu yaparak mevcut eğitim programlarından “girişimcilik”, “yenilik” ve “katma değer üretme” gibi noktalara vurgu yapmaya vesile olmak,
-Alanın uzmanlarına destek olmak ve yeni çalışmalara kapı aralamaktır.